CEZAİ YAPTIRIMLAR

Patent Hakkına İlişkin İhlaller ve Tecavüzler Konusunda Hangi Suçlar Tanımlanmakta ve Hangi Cezalar Öngörülmektedir?

Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 73/A maddesinde, patent hakları konusundaki ihlal ve tecavüz hallerine ilişkin suçlar üç ayrı grupta toplanmış ve her biri için ayrı cezai hükümler getirilmiştir.

Birinci grupta; patent hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı olarak yapılması; patent koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerine konulmuş, patent koruması olduğunu belirten işaretin, yetkisi olmadan kaldırılması; bir kişinin kendisini haksız olarak patent başvurusu veya patent hakkı sahibi olarak göstermesi durumları tanımlanmış ve bu durumda suçlular hakkında üç yüz milyon liradan altı yüz milyon liraya(*) kadar ağır para cezası ve bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.

İkinci grupta ise; mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde, patent korumasına ilişkin mevzuatın devir ve intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu haklarla ilgili lisansı, başkasına devretme veya verme veya rehnetme veya bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunulması, korunan bir patent hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresi bittiği veya herhangi bir sebeple patent hakkının hükümsüzlüğü veya patent korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına, hukuken korunan bir patent hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla yazılı ve görsel basındaki ilan ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadelerin kullanılması durumları tanımlanmış ve bu durumda suçlular hakkında altı yüz milyon liradan bir milyar liraya(*) kadar ağır para cezası ve iki yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.

Üçüncü grupta ise patent haklarına tecavüz sayılan fiillerden birini işleyenler hakkında, altı yüz milyon liradan bir milyar liraya(*) kadar para cezası ve iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. Ayrıca, haklarında bu tür suçlardan dolayı cezalara hüküm olunanların, varsa işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılması ve aynı süre ticaretten men edilmeleri hüküm altına alınmıştır.

(*)28.07.1999 tarih ve 4421 sayılı “Türk Ceza Kanunu ile Cezaların İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile (Madde 4 b/9) 01.01.1994 ila 31.12.1998 tarihleri arasında yürürlüğe girmiş bulunan kanunlardaki para cezaları sekiz kat arttırılmıştır.

Marka Hakkına Tecavüz Halleri ve Cezalar Nelerdir?

a) Markanın tescil kapsamına giren aynı veya benzeri mal veya hizmetlerle ilgili olarak, tescilli markayı, benzerini ve halk üzerinde tescilli marka ile karıştırılma ihtimali olan herhangi bir işaretin tescilli markanın itibarından dolayı haksız avantaj elde edecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterine zarar verecek nitelikteki herhangi bir işaretin izinsiz olarak mal veya ambalajı üzerine konulması işareti taşıyan malın piyasaya sürülmesi veya bu amaçla stoklanması, teslim , edilebileceğinin teklif edilmesi veya o işaretin altında hizmetlerin sunulması veya sağlanması, işareti taşıyan malın ithali veya ihracı, işaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarda kullanılması,

b) İzinsiz olarak markanın veya benzerinin taklit edilmesi,

c) Bilindiği veya bilinmesi gerektiği halde markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak veya bu amaçlar için ithal etmek veya ticari amaçla elde bulundurmak,

d ) Sözleşmeye dayalı lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devir etmek ,

e) Yukarıda yazılı eylemlere katılmak veya yardımcı olmak veya bunları teşvik etmek veya hangi şekil ve koşulda olursa olsun bu eylemlerin yapılmasını kolaylaştırmak,

f) Kendisinde bulunan ve başkası adına tescilli bu markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini taşıyan ürünün veya ticaret alanına çıkarılan malın nereden alındığını veya nasıl sağlandığını belirtmekten kaçınmak, marka hakkına tecavüz sayılan hallerdir.

4128 sayılı Kanun’un 5. Maddesi ile 556 sayılı KHK’ya eklenen 61/A maddesinde belirtildiği üzere;

a)Marka hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçeğe aykırı olarak yapanlar, marka koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerinde konulmuş, marka koruması olduğunun belirten işareti yetkisi olmadan kaldıranlar, kendisini haksız olarak marka başvurusu veya marka hakkı sahibi olarak gösterenler hakkında, bir yıldan iki yıla kadar hapis cezasına ve üç yüz milyon liradan 600 milyon liraya kadar para cezasına,

b)Hak ve alakası olmadığını veya tasarruf yetkisi bulunmadığını bilmesi gerektiği halde, marka korumasına ilişkin mevzuatın devir ve intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu hakla ilgili lisansı başkasına devreden, veren, rehneden, bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunanlar ile korunan bir marka hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bittiği veya marka hakkının hükümsüzlüğü veya marka korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına, hukuken korunan bir marka hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyan veya bu amaçla yazılı ve görsel basındaki ilan ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar hakkında, iki yıldan üç yıla kadar hapis cezasına ve altı yüz milyon liradan bir milyar liraya kadar para cezasına,

c)Kararnamenin 61 inci maddesinde yazılı fiillerden birini işleyenler hakkında, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına ve altıyüz milyon liradan bir milyar liraya kadar para cezasına, ayrıca işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine hükmolunur.

d)Yukarıda yazılı suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de cezalandırılır. Bir tüzel kişinin işleri yürütülürken bu maddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzel kişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur.

e)Fiile iştirak edenler hakkında olayın mahiyetine göre Türk Ceza Kanununun 64,65,66 ve 67. maddeleri hükümleri uygulanır. Bu maddede sayılan suçlardan dolayı kovuşturma şikayete bağlıdır.

f)Marka korumasından doğan hakları tecavüze uğrayanlar, Enstitü 5590 veya 507 sayılı kanunlara tabi kuruluşlar ve Tüketici Dernekleri de şikayet hakkına sahiptir. Şikayetin fıil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren iki yıl içinde yapılması gerekir. Bu kapsamdaki suçlarla ilgili şikayetler acele işlerden sayılır.

Endüstriyel Tasarım Hakkına Tecavüz Halleri Nelerdir?

Aşağıda yazılı fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır:

1. Tasarım hakkı sahibinin izni olmaksızın tasarımın aynını veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak, üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme akdi için icabda bulunmak, kullanmak, ithal etmek ve bu amaçlarla depolama, elde bulundurmak.

2. Tasarım belgesi sahibi tarafından sözleşmeye dayalı lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devir etmek,

3. Yukarıda bahsedilen fıillere iştirak veya yardım veya bunları teşvik etmek veya hangi şekil ve şartlarda olursa olsun bu fiillerin yapılmasını kolaylaştırmak,

4. Kendisinde bulunan ve haksız olarak üretilen veya ticaret alanına çıkarılan eşyanın nereden alındığını veya nasıl sağlandığını bildirmekten kaçınmak

5. Gasp.

Tasarım başvurusu bu konudaki Kanun Hükmünde Kararnamenin 34 üncü maddesine göre yayımlandığı takdirde, başvuru sahibi, tasarıma vaki tecavüzlerden dolayı hukuk ve ceza davası açmaya yetkilidir. Tecavüz eden, başvurudan veya kapsamından haberdar edilmiş ise, başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötü niyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa, yayından önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.

Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, eylemi tecavüz olmaktan çıkarmaz.

Tescil işaretleri kusurun değerlendirilmesi sırasında dikkate alınır.

Endüstriyel Tasarım Haklarına İlişkin İhlaller ve Tecavüz Konusunda Hangi Suçlar Tanımlanmakta ve Hangi Cezalar Öngörülmektedir?

4128 sayılı Kanunun 3.maddesi ile 554 sayılı KHK’ye eklenen 48/A maddesinde belirtildiği üzere:

1. Tasarım hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçeğe aykırı olarak yapanlar veya tasarım koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerine konulmuş, tasarım koruması olduğunu belirten işareti, yetkisi olmadan kaldıranlar veya kendisini haksız olarak tasarım başvurusu veya tasarım hakkı sahibi olarak gösterenler hakkında bir yıldan iki yıla kadar hapis. Üç yüz milyon liradan altı yüz milyon liraya kadar para cezasına,

2. Hak ve alakası olmadığını veya tasarruf yetkisi bulunmadığını bilmesi gerektiği halde, tasarım hakkının korunmasına ilişkin mevzuatın devir ve intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu hakla ilgili lisansı, başkasına devreden, veren, rehneden, bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunanlar ile korunan bir tasarım hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bittiği veya tasarım hakkının hükümsüzlüğü veya tasarım korunmasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında, kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına, hukuken korunan bir tasarnn hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyanlar veya bu amaçla yazılı ve görsel basındaki ilan ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar hakkında, iki yıldan üç yıla kadar hapis ve altı yüz milyon liradan bir milyar liraya kadar para cezasına,

3. 48 inci maddede yazılı fiillerden birini işleyenler hakkında iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına ve altıyüz milyon liradan bir milyar liraya kadar para cezasına ayrıca, işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine hükmolunur.

Bu maddede belirtilen suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada, bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan, işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de cezalandırılır. Bir tüzelkişinin işleri yürütülürken, 48 inci nıaddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzelkişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur. Fiile iştirak edenler hakkında olayın mahiyetine göre Türk Ceza Kanunu’nun 64, 65, 66 ve 67 nci maddeleri hükümleri uygulanır. Yukarıda sayılan suçlardan dolayı kovuşturma şikayete bağlıdır.

Bu madde hükümlerinin uvgulanmasında 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 344 üncü maddesinin birinci fıkrasının 8 numaralı bendi uygulanmaz. Yani tasarım ihlali nedeniyle açılan ceza davaları artık “şahsi dava” değildir. Tasarım korunmasından doğan hakları tecavüze uğrayandan başka, 48 inci maddede sayılanlar dışında kalan suçlarda Enstitü; tasarım hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı olarak yapılması ile korunan bir tasarım hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresi bittiği veya herhangi bir sebeple tasarım hakkının hükümsüzlüğü veya tasarım korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına hukuken korunan bir tasarım hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla yazılı ve görsel basındaki ilan ve reklamlarda bu tarzda yazı, işaret ve ifadelerin kullanılması durumlarında, 5590 veya 507 sayılı kanunlara tabi kuruluşlar ve Tüketici Dernekleri de şikayet hakkına sahiptir. Şikayetin fiil ve failden haberdar olma tarihinden itibaren iki yıl içinde yapılması gerekir.

Bu kapsamdaki suçlarla ilgili şikayetler acele işlerden sayılır. Bu Kanun hükümlerine göre tasarım hakkı başvurusu veya tasarım korumasından doğan haklara tecavüz dolayısıyla üretilmesi veya kullanılması cezayı gerektiren eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz makine gibi vasıtaların zaptedilmesi veya el koyulması veya yok edilmesinde, Türk Ceza Kanunu’nun 36. maddesi hükmü ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.

Kaynak: Türk Patent Enstitüsü

CE İŞARETİ VE YASAL YÜKÜMLÜLÜKLER

Avrupa’daki ve Türkiye’deki mevzuata göre ürünlerin CE işareti taşıması zorunludur. Direktiflere göre ürünlerde “Tehlike Analizi” çalışması yapılmış ve koruyucu önlemler alınmış olması ve işletme el kılavuzunda ürünün kullanılmasına dair bilgilerin tam olması gerekmektedir. Yukarıdaki şartlara uymayan ürünlerden dolayı kullanıcılar zarar görürlerse üreticiler bundan mesul tutulabilir.

CE işareti ürün için direktiflere göre emniyet gerekliliklerini yerine getirmiş ürün anlamındadır. CE işareti esasen yasal zorunluluktur. CE işareti, firma adı ve adresi ürün etiketi üzerine konur. Üretici yasal yükümlülüklerini yerine getirirken, aynı zamanda üründen doğacak zararları da en aza indirerek kendini korumuş olmaktadır. Üründen doğan sivil hukuka göre mesuliyet yanında, aynı zamanda ceza hukukuna göre mesuliyet vardır. Yasal yükümlülükler yerine getirilemediğinden veya eksik yerine getirildiğinden dolayı zarar durumunda veya önleyici olarak resmi makamların yaptığı kontrollerde ceza verilmektedir.

Önlemler için Danışmanlığımız size her türlü yardım yapmakta hazır olacaktır.

Start typing and press Enter to search

Shopping Cart

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

Sohbeti Başlat
Whatsapp Destek
Merhaba,
Size nasıl yardımcı olabilirim.
Powered by